22 Şubat 2014 Cumartesi

Yılan ile Serçe

Doğrusu bu ya çocuklar Metin'in hiç de güzel olmayan bir huyu varmış. Bütün arkadaşlarının kendisine kötü davrandığını sanır, bu yüzden üzülür dururmuş. En küçük bir olayda koşup arkadaşlarını annesine, babasına şikayet edermiş.
       Annesi ile babası Metin'in bu şikayetlerinden bıkıp usanmışlar artık.
       Bir gün Metin gene arkadaşlarını babasına şikayet ederken babası:
       -"Oğlum." demiş. "Senin hiç mi iyi huylu bir arkadaşın yok? Bütün çocuklar kötü olamaz ki. Neden durmadan arkadaşlarında kusur arayıp duruyorsun. Biraz da onların iyi yanlarını görsene. Bir daha bana şikayete gelme."
       O günden sonar Metin arkadaşlarını annesine babasına bir daha şikayet etmemiş. Ama bir gün babası onu ceplerine ufak ufak taşlar yerleştirirken görmüş. Metin'e o taşları ne yapacağını sormuş, o da:
       -"Eğer arkadaşlarım bana bir kötülük yapacak olursa bunlarla kendimi koruyacağım." demiş.
       Aradan bir kaç gün geçmiş. Bu kez de babası Metin'i elinde kocaman bir sopa ile dolaşırken görmüş, yanına gitmiş, sopayı ne yapacağını sormuş, Metin de:
       -"Bu sopa ile kendimi düşmanlarımdan koruyacağım." diye cevap vermiş.
       Metin'in babası üzülerek Metin'e:
       -"İnsanların düşmanlarına karşı tedbirli davranmaları kuşkusuz iyi bir şeydir, ama herkesi kendine düşman sanması hiç de doğru bir davranış değildir. Bu seni rahatsız etmiyor mu?" demiş ve oradan ayrılmış.
       O gece Metin rüyasında bembeyaz sakallı yaşlı bir adam görmüş. Yaşlı adam, Metin'i içinde yılanların bulunduğu cam bir kavanozun yanına götürmüş. Ona yılanları göstererek onları sevimli bulup bulmadığını sormuş. Metin:
       -"Yılanlar hiç sevimli olur mu? Dünyanın en sevimsiz hayvanlarıdır onlar. Ben yılanları hiç sevmem." demiş.
       Yaşlı adam:
       -"Yılanların özellikleri nedir bilir misin? Doğal düşmanlarına karşı daima tetikte olan, bitip tükenmeyen nefretleri. Yılanlar herkesi kendine düşman sanırlar. Bu yüzden de daima tetiktedirler. Karşıdakinin en küçük hareketinden kendisine kötülük yapacağını sanıp hemen saldırıya geçerler. İşte bu yüzden hiç de sevimli değillerdir. Oysa onların düşman sandığı kimseler yılanların kendilerini zehirlemeyeceğinden emin olsalar belki de onlara hiç bir kötülükte bulunmayacaklar, her görülen yerde öldürmeyeceklerdir."
       Yaşlı adam sonra da metin'i serçelerin bulunduğu yere götürmüş. Ona serçeleri sevimli bulup bulmadığını sormuş.
       Metin:
       -"Ah sevmez olur muyum hiç. Serçeleri çok sevimli bulurum. Onları hasta veya yaralı gördüğümde alıp tedavi ederim. Yeniden uçmalarını sağlarım." demiş.
       Yaşlı adam:
       -"Serçelerin sevimli oluşları sevecenliklerindedir. Onların kendilerini koruyacak silahları yoktur ama kötü kalpli kimseler dışında hiç kimse serçelere zarar vermek istemez. Yılanların zehirleri gibi silahları olduğu halde serçelerden daha çok öldürülürler. Düşmana karşı kuvvetli olmak elbette güzel bir şey. Ama herkesi düşman sanıp daima kusur aramak ve tetikte beklemek işte bu güzel değil. Onun için önce insanlara karşı iyi niyetli olalım. Arkadaşlarımız için iyi şeyler düşünelim ki onlar da bizim için iyi şeyler düşünsünler."

       Metin uykusundan uyanınca yaşlı adamın sözlerini çok yerinde bulmuş, ondan sonra da arkadaşları hakkında iyi şeyler düşünüp onlarla iyi geçinmiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder