27 Şubat 2014 Perşembe

Yanlış Hesap

Şu karşı dağın ardındaki köyde bir zamanlar İbo ile Memiş adında iki komşu çocuğu varmış.
       Bir gün, bu çocukların babaları çocukların; hem sanat öğrenmeleri hem de para kazanıp kendilerine yardımcı olmaları için kente götürüp iyi bir ustanın yanına çırak olarak vermeyi kararlaştırmışlar.
       Kısa zamana hazırlıklarını yapıp her iki baba da çocuğunu anına alarak birlikte kente gitmişler. Kentte işleri rast gitmiş, daha ilk geldikleri gün her iki çocuğa da aynı ustanın yanında iş bulmuşlar.
       Usta hem çok dürüst, hem de çok iyi kalpli imiş. İbo ile Memiş'in babaları köye dönmeden çocuklarını karşılarına alarak onlara:
       -"Ustanız çok iyi bir insan, sakın sözünden çıkmayın, tembellik edip de ustanızı üzmeyin." diye öğüt vermişler, sonra da vedalaşıp köylerine dönmüşler.
       İbo, pek iyi kalpli bir çocuk değilmiş. Üstelik çok da tembelmiş. Memiş'e:
       -"Sen boş ver onların sözlerini. Doğrusu ben yalnız usta yanımızda iken çalışacağım. O gidince yan gelip yatacağım. Aklın varsa sen de benim gibi yaparsın." demiş.     Ama Memiş:
       -"Ben hiç de senin gibi düşünmüyorum. Ben aldığım parayı hak etmek isterim. Hem ne kadar çok çalışırsam o kadar çok şey öğrenirim." demiş.
       Her iki çocuk da dedikleri gibi yapmışlar. İbo yalnız usta yanında iken çalışmış, diğer zamanlarda rahatına bakmış. Memiş ise var gücü ile çalışıp bir şeyler öğrenmeye bakmış.
       Usta çok akıllı bir adammış. Çok geçmeden durumu anlamış. Memiş'e çok çalışmasının karşılığı olarak sık sık bahşiş vermeye başlamış. Memiş de iyi kalpli olduğu için aldığı bahşişlerin yarısını götürüp İbo'ya veriyormuş. İbo, Memiş'in bu iyiliğine karşı ona teşekkür edeceğine:
       -"Usta mutlaka bahşişi ikimiz için veriyordu. Hem de kim bilir ne veriyordur da Memiş çoğunu kendine ayırıp azını bana vererek beni kandırıyordur. Ama bir gün bir yolunu bulur her şeyi ustaya anlatacak, onu ustanın gözünden düşüreceğim." diye için için Memiş'e kızıp diş biliyormuş.
       Ustanın Memiş'i işe gönderdiği bir gün İbo fırsattan yararlanıp:
       -"Ustacığım bilirsiniz ben Memiş'i çok severim. Ama o pek dürüst bir çocuk değil. Sizin ikimiz için verdiğiniz bahşişlerin çoğunu kendisine ayırıyor pek azını bana veriyor. İyisi mi bundan sonraki bahşişi bana verin, ben hak geçirmeden aramızda pay edeyim." demiş.
       İbo'nun sözleri ustayı fena halde kızdırmış, ona:
       -"Sen yalnız tembel bir çocuk değil aynı zamanda yalancı ve kötü kalpliymişsin de. Ben o bahşişleri çok çalıştığı için yalnız Memiş'e veriyordum. Sen onun iyi kalpliliğine karşı ona iftira atıyorsun. Bundan sonra tembelliğinden ötürü sana daha az haftalık vereceğim. Memiş'in haftalığını da iki katına çıkaracağım. İstersen burada çalışırsın, istemezsen kendine başka bir yer ararsın." demiş.
       O sırada bir şey unuttuğu için yoldan geri dönen Memiş, kapının önünde bütün bu konuşulanları işitmiş. Arkadaşının kendisi için söylediklerine çok üzülmüş, gene de ustasına:
       "Ustacığım ne olur bu defalık İbo'yu bağışla. Bundan sonra daha çok çalışır, haftalığını kesme" diye rica etmiş.
       Usta da Memiş'in hatırı için İbo'nun haftalığını kesmemiş ama Memiş'in haftalığını arttırmış.

       Böylece İbo yaptığı kötülüğün karşılığını anlamış, hem de Memiş'ten aldığı bahşişten olmuş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder