Sibel okuldan eve döndüğünde annesi onu bir müjde ile
karşılamış.
-“Gözün aydın Sibel’ciğim. Karşı daireye taşınan komşunun
sen yaşlarda bir çocuğu var. Görsen ne güzel bir çocuk. Adı da Ayşe.” demiş.
Sibel bu habere öyle sevinmiş, öyle sevinmiş ki sormayın.
Sevincinden “yaşasın” diye havaya sıçramış. Çünkü, Sibel’lerin apartmanda sekiz
aile oturuyormuş, hiç birinin Sibel’le oynayabilecek yaşta çocuğu yokmuş.
Sibel, ilkokul dördüncü sınıfa gidiyormuş. Hoş hem okulda
hem de mahallede pek çok arkadaşı varmış ama ayni apartman içinde bir arkadaşın
oluşu başka imiş. İnsan istediği zaman kapısını çalıp konuşabilir,
oynayabilirmiş. Sibel aynen böyle düşünüyormuş.
Ertesi gün Sibel bu yeni arkadaşını görebilmek için
pencerenin yanından hiç ayrılmamış. Derken Ayşe, annesi ile birlikte bahçeye
çıkmış. Sibel Ayşe’yi görür görmez çok beğenmiş. Ayşe gerçekten çok güzel bir
çocukmuş. Bir ara Ayşe, Sibel’in bulunduğu pencereye doğru bakmış. Sibel’in
kalbi o anda sevinçle dolup taşmış, gülerek ona el sallamış. Aaaa.. Ama da nesi? Ayşe onu hiç görmezden gelip başını
başka tarafa cevirivermemiş mi? Ayşe’nin bu davranışı Sibel’i hem çok üzmüş,
hem de şaşırtmış. Pencereye dayanıp öylece beklemiş. Az sonra Ayşe pencereye
doğru yeniden bakmış. Sibel bu kez çekinerek arkadaşına hafiften gülümsemiş.
Ayşe gene hiç gülümsemeden başını çevirmiş. İşte o zaman Sibel fena halde
sinirlenmiş ve içinden “görecek o, onunla hiç konuşmayacağım. Arkadaşlarıma da
söyleyeceğim bu kibirli çocukla arkadaşlık etmesinler diye geçirmiş.
Düşündüğü gibi de yapmış. Mahalledeki bütün çocuklara
Ayşe’nin çok kibirli biri olduğunu söyleyip onunla oynamamalarını, arkadaşlık
etmemelerini sağlamış.
Böylece günler geçmiş. Bir gün Sibel ve arkadaşları bahçede
oynuyorlarmış. Ayşe de bir kenarda durmuş üzgün üzgün onları seyrediyormuş.
Sibel’in annesi oradan geçerken bu durumu görmüş. Çocukların yanına gidip Ayşe
ile neden oynamadıklarını sormuş.
Sibel:
-“O çok kibirli bir çocuk da onun için oynamıyoruz.” demiş.
Sibel’in annesi:
-“Yok canım, hiç sanmıyorum. Neden kibirli olsun
ki?” diye sormuş.
Sibel:
-“Belki de çok güzel olduğu için kibirleniyordur.” demiş.
Sibel’in annesi:
-“Bak bunda yanılıyorsun yavrum. Kibirli olmanın güzellikle,
çirkinlikle hiçbir ilgisi yok. Bazı insanlar çok güzel de olsalar, yetenekli de
olsalar, meşhur ya da varlıklı da olsalar kibirlenmezler. Ama bazı insanlar,
hiçbir özellikleri olmadığı halde kibirlidirler. Ancak karakter itibariyle
zayıf insanlar kibirli olurlar. Kibir çoğu zaman aşağılık duygusundan ileri gelir.
Olgun insanlar asla kibirli olmazlar.” demiş.
O sırada Sibel’in arkadaşı Güler:
-“Evet teyze haklı.” diye söze karışmış. “Deve ne kadar
çirkin bir hayvandır. Her tarafı eğri büğrü... Ama öyle bir kibirlidir ki;
yürürken, başını sağa sola çevirirken kibirinden geçilmez.” demiş.
Sibel’in annesi bu örneğe pek gülmüş:
-“İlahi çocuk, devenin kinci olduğunu işitmiştim ama kibirli
olduğunu ilk kez duyuyorum.” demiş. “Verdiğin örnek çok ilginç, ama deve
kibirli görünse de aslında hiç de kibirli bir hayvan değildir. Kibirli olsa,
yüzyıllar boyunca insanlara hizmet eder miydi? Bakın ne diyeceğim. Sanırım siz,
devede olduğu gibi, arkadaşınız Ayşe için de yanılıyorsunuz. Belki de
arkadaşınız kibirli değildir de, öyle görünüyordur. Ha ne dersiniz? Yerinizde olsam,
yanına gidip onunla konuşmayı bir denerdim.”
Çocuklar Sibel’in annesinin öğüdünü dinlemişler. Ayşe’nin
yanına gidip onu oyunlarına davet etmişler. Ayşe sevinerek onlara katılmış.
Daha sonraları Sibel Ayşe’ye, onu ilk gördüğü gün kendisine
neden gülümsemeyip başını çevirdiğini
sormuş. Ayşa bunun farkında olmadığını söylemiş ve:
-“Benim gözlerim miyop olduğu için uzağı iyi göremiyorum.
Buraya taşındığımız gün arkadaşların gözlüklerimle alay edeceklerinden
korktuğum için gözlüklerimi takmamıştım. Her halde onun için senin
gülümsediğini görmedim.” demiş.
Sibel yaptığı hatayı anlamış. Bir daha peşin hükümlü
olmayacağına kendi kendine söz vermiş. Ayşe’ye:
-“Sen de bundan böyle gözlüklerini tak. Çünkü mahallede
gözlüklerinle alay edecek kadar bilgisiz arkadaşımız yok.” demiş.
Ayşe de o günden sonra gözlüklerini gözünden hiç çıkarmamış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder