Kendini beğenmiş minik
bir Tıkır Tıkır fare, günün birinde kedi ile dost olmaya karar vermiş. Kendi
kendine:
-“Böylece mutfaklara,
kilerlere hiç korkmadan girer, rahat rahat karnımı doyururum” diye düşünmüş.
Sonra da annesinin babasının yanına gitmiş. Ön ayaklarını beline koyup,
kuyruğunu gururla oynatmış ve:
-“İşte karşınızda dünyanın en akıllı faresi. Bu güne kadar
hiç biriniz kedi ile dost olmayı akıl edemediniz. Bunu yalnız ben düşündüm.
Şimdi gidip kedi ile dost olacağım. Bundan sonra yiyeceklerimi rahatça
bulacağım” diye çalımlı çalımlı konuşmuş.
Tıkır Tıkır fareyi dinleyen annesi ile babası
şaşkınlıklarından az daha küçük dillerini yutacaklarmış.
-“Aman, sen aklını kaçırmışsın herhalde. Hiç kedi ile dost
olunur mu? Yalnız senin iyi niyetinle dostluk olmaz. Kedi seni bir solukta
yutabilir” diye öğüt vermeye çalışmışlar. Ama Tıkır Tıkır fare kulaklarını
tıkayıp oradan uzaklaşmış. Ve doğruca Tekir’in yanına gitmiş. Ona:
-“Hey.. Tekir kardeş, Tekir kardeş. Sana önemli bir haberim
var. Bundan sonra seninle dost olmaya karar verdim. Benimle dost olur musun?”
diye seslenmiş.
Tekir kedi, önce Tıkır Tıkır fareyi hemen oracıkta yemeyi
düşünmüş, ama sonra aklına bir kurnazlık gelmiş. Bıyıklarını oynatıp:
-“Oh...” demiş. “Seninle dost olmak ne büyük mutluluk. Sen
gördüğüm farelerin en akıllısısın. Yalnız, dostumun ailesi ile de tanışmak
isterim. Yarın aileni getir onlarla tanışalım” demiş.
Tekir kedinin sözlerini duyan Tıkır Tıkır fare sevincinden
zıp zıp zıplamış, hop hop hoplamış ve koşarak gidip olanları annesine, babasına
anlatmış. Ama anne fare ile baba fare, Tıkır Tıkır farenin sözlerine hiç mi hiç
sevinmemişler. Anne fare ve baba fare:
-“Olmaz öyle şey. Tekir kedi hepimizi birden yemek için
böyle söylemiş. Biz gelmeyiz” demişler. Fakat Tıkır Tıkır fare o kadar çok
yalvarmış, o kadar çok yalvarmış ki sonunda anne fare dayanamayıp:
-“Madem ki Tekir kedi bizimle tanışmak istiyor, teker teker
tanışalım. Yarın ben gider Tekir’le tanışırım” demiş. Ertesi gün Tekir kedinin
yanına gitmiş:
-“Ben dostun Tıkır Tıkır farenin annesiyim” diye kendini
tanıtmış.
Tekir kedi hemen anne fareyi yemek için üzerine saldırmış.
Anne fare canını güçlükle kurtarmış. Nefes nefese koşup olanları Tıkır Tıkır
fareye anlatmış. Tıkır Tıkır farenin bu işe hiç mi hiç aklı yatmamış. Tekir’in
yanına gidip ona annesini neden yemeğe kalktığını sormuş. Tekir kedi başını
üzüntü ile iki yana sallayıp:
-“Senin böyle düşündüğüne doğrusu çok üzüldüm. Ben anneni
yer miyim hiç? Anneni çok sevdiğim için onu öpmek istedim. O ise korkup kaçtı.
Kuzum siz fareler hep böyle korkar mısınız? Yarın da babanı gönder, bekli o
benden korkmaz” demiş.
Tıkır
Tıkır fare Tekir’in sözlerine heman inanmış. Korkaklıklarından ötürü çok
utanmış. Gidip babasına durumu anlatmış ve ona Tekir’in kendisi ile tanışmak
istediğini söylemiş.
Baba fare çok akıllı imiş. Tıkır Tıkır fareye:
-“Olur” demiş. “Yalnız onunla gece tanışmak isterim. Böylece
ona korkak olmadığımızı göstermiş oluruz.
Baba fare gece olunca, bir ekmek parçası alıp, Tekir kedi
ile buluşacakları yere gitmiş ve orada bir ağacın üzerine çıkmış. Az sonra
Tekir gelince:
-“Hey sevgili Tekir kedi... Seninle tanışmak için hemen
yanına atlıyorum” deyip ekmeği kedinin önüne atmış. Tekir kedi ekmeği fare
sanıp, bir lokmada midesine indirmiş.
O sırada olanları bir taraftan gizlice izleyen Tıkır Tıkır
fare ne kadar yanıldığını anlamış, o günden sonra da dostlarını daha dikkatli
seçmiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder